28 Aralık 2010 Salı

SU İÇİN(DE) ALLIANOI: SARI YAZMA DARDA ALLIANOI İSYANDA !

Panel: SARI YAZMA DARDA ALLIANOI İSYANDA

 YİĞİT OZAR

1998 yılında başlayan kurtarma kazıları ile gündeme gelen Allianoi'u bekleyen tehlikeyi bir kez daha dile getirmek için TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nin katkılarıyla Allianoi Girişim Grubu tarafından düzenlenen SU İÇİN(DE) ALLIANOI etkinlikleri 12 Aralık 2010'da bir yürüyüş ve sergi açılışı ile başlamıştır. 13 Ocak 2011'e kadar devam edecek etkinliklerde şu ana kadar Nur DOLAY'ın Off Karadeniz filmi, Ahmet YEŞİLTEPE'nin hazırlayıp sunduğu Zaman Yolcusu programının Allianoi bölümü gösterilmiş, "Kültürel Miras ve Hukuk","Geçmiş ile Gelecek Arasında Allianoi", "Sarı Yazma Darda Allianoi İsyanda" başlıklı paneller düzenlenmiştir. Bu yazıda ise "Sarı Yazma Darda Allianoi İsyanda"  adlı panel özetlenecektir.

Panel, 17 Aralık Cuma günü Sezai SARIOĞLU'nun yönetiminde düzenlendi.  LOÇ Vadisi ve Allianoi direnişlerinin edebiyatçılarımızın gözünden görmeyi amaçlayan panel, 100. yaşı nedeniyle   edebiyatımızın ulu çınarı Rıfat Ilgaz'a ithaf edildi.  Eserlerinde toplumsal sorunları geçmişi ile inceleyip geleceği görmeğe, geleceğe mesajlar vermeye çalışan Rıfat ILGAZ, bu panelde memleketi Cide'nin LOÇ Vadisindeki Hes'lere karşı direnen halkları ile birlikte anıldı. 


Sezai Sarıoğlu, Aydın Ilgaz, Mehmet Altun ve Loç vadisi koruma platformundan Zafer Keçini'in panelistlik yaptığı etkinlikte Rıfat Ilgaz, Turgut Uyar, Edip Cansever gibi şairlerimizden dizelerle zenginleşen konuşmalarda Hasankeyf'den Allianoi'a, Loç'tan Munzur'a,Sinop'a Anadolu'nun tehlike altındaki yaşam alanlarının, doğal varlıklarının, kültürel mirasının karşı karşıya kaldığı tehlikeler işlendi. Allianoi'da barajın Loç vadisinde HES'lerin neden istenmediği bir kez daha dile getirildi.


Böylesi mücadelerlerde kitlesel katılımın nasıl artırılabileceğini sorgulayarak etkinliği başlatan Sezai Sarıoğlu, bu davetkar sorgulamanın bir türlü sonuca ulaşamamasını Turgut Uyar'dan alıntıyla "Çıkmaz'ın güzelliği" diye tanımladı. 

Etkinliğimizi duyururken "100 yaşındaki Rıfat ILGAZ, geçmişin tehlike altındaki mirasını, bugünün mücadelesini, suyun azizliğini yıllar öncesinde anlatmıştı. 21. yüzyılda sözcükleri çığlığa dönüşüyor." demiştik. Ilgaz verdiği örnekte, Gökdelen şiirinde sanki 11 Eylül olaylarını anlattığına dikkat çekerek aydın insanın geleceği görmek, topluma yön vermek zorunda olduğunu ifade etti. 
 
GÖKDELEN

Yüzyıllara ışık tutan                                    
Bir kadın kıyıda ağlamaklı
Yanaklarında öfke
Eteklerinde kan
Düşmüş gökkuşağı belinden 

Güneşli bir coğrafyada
Çekmiş perdelerini gökdelen
Bir bayrak çırpınıyor
Takvimsiz bir kasırgada
Asya kıyılarından esen 

Kitapların yazdığından
Da önce başladı fırtına
Düşürür yıldızlarını tek tek
Çaresiz bir bayrak boşluğa 
                            
Karakılçık adlı şiir kitabından,1969


Loç vadisindeki HES projeleri hakkında görüşlerinide aktaran Aydın Ilgaz, bu projenin toplumsal faydası bulunmadığını ve "aydın" insanların bu projelere karşı verilen mücadeleleri desteklemeleri gerektiğini ifade etti. Aynı zamanda Allianoi kazı ekibi üyesi olan ve edebiyatçı kimliğiylede tanınan Mehmet Altun, Allianoi kazısında arkeolog olarak geçirdiği günleri edebiyatçı duyarlılığı ile aktarırken, Osmanlı'dan günümüze kadar bu ülkede kültürel mirasa karşı gösterilen düşmanlığa dikkat çekti. Etkinliğin son konuşmacısı Loç Vadisi direnişinin içinden gelen Zafer Keçin'di. Vadiden video ve fotoğraflarla görselleştirilmiş sunumunda yöre halkı olarak yalnızca kendilerinin değil aynı zamanda vadide yaşayan ayının, kuşun, böceğin, ağacın tüm varlıkların yaşam alanlarını savunduklarını dile getirdi. Suya ihtiyacı olanla sularını paylaşmaya hazır olduklarını ifade eden Keçin bununla birlikte büyük şehirlerdeki alışveriş merkezlerinin ışıl ışıl olması için vadilerini feda etmeyeceklerini söyleyerek aslında enerji üretimine değil enerji tasarrufuna ihtiyacımız olduğuna dikkat çekti.  


Sezai Sarıoğlu'nun Edip Cansever'den alıntıladığı, "ne güzel bir duruşun var/doğayı bile kımıldatmadan" dizeleri, aslında herşeyi özetliyordu. İlya'nın kenarında "doğayı bile kımıldatmadan" kurulan Allianoi, İlyanın üzerine yapılan barajla yok edilmek isteniyordu ve yıllarca Loç vadisinde "doğayı bile kımıldatmadan" yaşayan Loç halkı şimdi onu yok edecek HES'lere karşı direniyordu ve Rıfat Ilgaz "Kaldır başını kan uykulardan(...) Ses ol ışık ol yumruk ol/ Karayeller başına indirmeden çatını/ Sel suları bastığın toprağı dönüm dönüm/ Alıp götürmeden büyük denizlere/çabuk ol" diye sesleniyodu tüm aydınlara(ve de arkeologlara belki de)...

YİĞİT OZAR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder